Markalar için Google Plus

Geçtiğimiz Eylül ayında genel erişime açılan Google'ın sosyal ağ projesi Google Plus kullanıcı sayısı olarak 250 milyona ulaşarak hatırı sayılır bir yol kat etmiş olsa da, mevcut sosyal ağlara bir alternatif olma noktasında pek bir ilerleme gösteremiyor. Tabii bu kullanıcı olarak bizim bakış açımız. Olaya Google tarafından baktığımızda ise gördüğümüz manzara bu kadar da karamsar değil. Geçtiğimiz hafta İstanbul ofisinde gerçekleştirdikleri workshop'ta konuşan Google çalışanları, Plus'ı sıradan bir sosyal ağın ötesinde tüm ürünleri besleyen bir omurga olarak gördüklerini, bu noktada özellikle markalar adına birçok fırsat sunduklarını paylaştılar. Yazının devamında workshop sırasında bahsedilen tüm bu özellikleri detaylı bir şekilde bulabilirsiniz.



Arama Sonuçları

Google Plus ile halihazırda en entegre olan bölüm arama motoru diyebiliriz. Plus'ın arama sonuçlarına etkisi hem son kullanıcı hem de markalar için önemli yenilikler getiriyor. Kullanıcılar için gelen en önemli değişiklik kişisel arama sonuçları seçeneği. Google bu yeni özellik ile herhangi bir anahtar kelime ile arama yaptığınızda sizin ve çevrelerinizin paylaştıkları göz önünde bulundurularak en ilgili sonuçları en üstte vermeyi amaçlıyor. Yani siz arama çubuğuna "Golf" yazıp arama yaptığınızda ulaşmak istediğiniz sonuçların bir sporla mı yoksa araba modeliyle mi ilgili olduğunu anlayıp gerçekten bulmak istediğiniz sonuçları listeliyor diyebiliriz.





Markalar açısındansa iki önemli nokta var. Birincisi Google Plus ile entegre bir siteniz varsa AdWords reklamlarınızın altında sizi daha önce kaç kişinin "+1"lediği yani önerdiği, hatta o sırada arama yapan kişinin çevrelerinden önerenler varsa isimleriyle birlikte yer alıyor. Bu konu üzerine gerçekleştirilen test kampanyaları sonucunda tıklama oranlarının plus entegrasyonu olan reklamlarda %5 ila %10 arasında daha yüksek sonuçlar verdiği de gözlemlenmiş. Bununla birlikte eğer aktif bir Google Plus sayfasına sahipseniz arama sonuçlarının sağ tarafında yer alan AdWords reklamları yerine sizin profil bilgileriniz ile öne çıkardığınız paylaşımınızın görünmesini sağlayabiliyorsunuz. Bu aslına sosyal bir etkileşim alanı olmaya arama sonuçlarını daha interaktif bir alan dönüştürüyor diyebiliriz.

Hangouts
Google Plus'ın ilk zamanlarından beri en çok üzerinde durulan özelliklerinden biri olan görüntülü görüşme aracı Hangouts kullanıcılara getirdiği 10 kişiye kadar canlı sohbet olanağı dışında markalar için de bir yayın kanalı haline gelebiliyor. Türkiye'de bu fırsatı değerlendiren ilk marka Trendyol oldu. Hadise'yi 9 hayranı ile buluşturan Trendyol bir saat boyunca devam eden bu görüntülü sohbeti aynı zaman YouTube üzerinden diğer hayranlarıyla da paylaşma imkanı buldu. Markalar gerçekleştirdikleri bu etkinliği canlı yayınlama imkanı buldukları gibi aynı zamanda sonrasında kaydını da YouTube üzerinde paylaşabiliyorlar.



Canlı video sohbet (Hangouts On Air) ile ilgili diğer detaylara bu link üzerinden ulaşabilirsiniz.

Dalgalar
Google'ın dalgalar (Ripples) adını verdiği bu özellik sayesinde Google+ üzerinde paylaştığınız herhangi bir içeriğin zaman içerisindeki yayılımını detaylı olarak inceleyebiliyorsunuz. Özellikle viral olarak yayılan içeriğin hangi aşamalardan geçtiğini, erişim olarak en çok katkıyı hangi noktalarda gördüğünü detaylı olarak görebildiğimiz bu analiz aracı markalar için büyük önem taşıyor.



Analiz sonuçlarına ulaşabilmeniz için ilk paylaşımın herkese açık olarak yapılmış olması ve en az bir kez paylaşılmış olması yeterli oluyor. Denemek isterseniz Google+ Ripples sayfasını siz de dilediğiniz bir link ile test edebilirsiniz. Özellikle herkes tarafından bilinen YouTube videolarının yayılımını izlemek etkileyici olabilir.

Son olarak marka sayfalarının genel özelliklerinden bahsetmek gerekirse öncelikle gerçek bir kullanıcının marka sayfasını tanımlaması gerekiyor. İlk tanımlamanın ardınan her bir sayfaya 15 kişiye kadar yönetici atanabiliyor. Bunun dışında Google markaların mutlaka sayfalarını tescillemelerini öneriyor. Basit bir sayfa doğrulama formu doldurularak gerçekleştirilen bu işlem kullanıcıların resmi sayfaları açılan diğer taklit ve yanıltıcı sayfalardan ayrışmasını ve bu sayfaların hızla kapatılmasını kolaylaştırıyor. Ayrıca artık markalar (henüz Türkiye'de aktif bir özellik olmamakla birlikte) kendi özel URL'lerini oluşturabiliyorlar. Bu zamana kadar kendilerine tanımlanan id numaraları üzerinden link vermek zorunda olan markalar (Google+ sayfası için önce: https://plus.google.com/116899029375914044550 şimdi: https://plus.google.com/+google) artık kendi kullanıcı adlarını tanımlayarak özellikle offline ortamlarda Google Plus sayfalarını daha rahat duyurabilecekler. Sayfalarla ilgili tüm detayları incelemek isterseniz Google+ ile İş Dünyası sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

Tüm bu gelişmeler markalar ve Google açısından baktığımızda olumlu bir izlenim yaratsada yine de tüm sistem ancak ve ancak onu aktif tutan kullanıcılar olduğu sürece ayakta durabiliyor. Google şu anda arama motoru piyasasının %95'ini elinde tutmanın verdiği güçle bu noktaya yönlendirmelerde bulunmaya çalışsa da, Google Plus'ın tek başına ayakta durabilen bir yapı haline gelmesi için kendi içinde Hangout yada kişisel aramadan çok daha farklı bir özellikle kullanıcıları kendine çekmesi gerekiyor. Google'ın da dediği gibi bu henüz sadece bir proje ve nereye varacağını hep beraber izleyeceğiz.